Angutun Aşkı Büyük Olur
Ülkemizde avı yasaktır angutun. Öyle olmasaydı bile avcıların eli tüfeğe uzanmaz angutu görünce. Efsane nedeniyle belki de… Ya da angutun derin aşkına saygıdandır, kimbilir? Angutun eşi vurulduğunda,
Ülkemizde avı yasaktır angutun. Öyle olmasaydı bile avcıların eli tüfeğe uzanmaz angutu görünce. Efsane nedeniyle belki de… Ya da angutun derin aşkına saygıdandır, kimbilir? Angutun eşi vurulduğunda, ürkek doğasına karşı gelip o canını teslim edene dek bekler yanında eşi. Küçük gözlerini eşinin gözlerine dikip son saniyeye kadar bakar, bakar.
Avcılar gelse de diğer hayvanlar saldırsa da kendisini unutup orada; eşinin yanı başında öylece durur asice, aşkla ve vefayla.
Söylenene göre, yedi sene de başka bir kuşla çiftleşmez; ölenin arkasından “eşim” sözcüğünün hakkını vererek yas tutar. İnsanlardaki gibi ölenin yerine hemen yenisini koymaz; başka birine eşim demez. Adı üstünde eş, bir tane olur. Biliyorum tüm bunları içgüdüsel olarak yapar; ama bu nasıl bir içgüdüdür (yazılımdır) ki içinde saygıyı; sevgiyi, vefayı barındırır? Ece Ayhan da demiş ya zaten: “Rastlanmaz bir kuş angut, anlatır örneksiz.”
Anadolu’da sevgiye saygı hep olmuştur, bundan vurmaz angutu avcılar. Hem, Beyşehir taraflarından bir efsaneye göre angutu vurmak uğursuzluk getirir. Şöyle anlatılagelir angutun efsanesi: Fakir bir balıkçı avcılar tarafından vurulmuş ölmek üzere olan bir angut bulur; ona bakar, yaralarını iyileştirir. Angut iyileşince de bırakıp gitmez balıkçıyı; o balığa çıktıkça omzuna konup onu bekler. Bir gün, çıkan bir fırtınayla balıkçının eski kayığı batar, balıkçı da yakın bir adaya çıkıp soğukta ıslak giysileriyle bir taş kovuğuna sığınır; ama donmak üzeredir Bunları acılı gözlerle izleyen angut, söyleşen bir grup balıkçının önlerinde yanan ateşten bir dalı gagasıyla tutar getirir balıkçıya. Balıkçı da diğer dalları bu yanan dalla tutuşturarak ölümden kurtulur ve der ki ‘Kim angutu öldürmeye kalkarsa, tüfeği oracıkta kırılsın.’ Halk bu duanın kabul olduğuna inanarak angutu vurmaktan kaçınır.
“Peki bu eşsiz meziyetlerine rağmen angut niye anlayışı kıt, akılsız gibi kötü anlamlarda kullanılır? Ördekle kuş karışımı bir hayvan olan angut, diğer ördekler hemen öğrenirken yüzmeyi uzun sürede öğrenebiliyormuş. Uçma konusunda da diğer kuşların yaptığı gibi, hava akımlarının kaldırma kuvvetinden yararlanarak uçmak yerine yine asice tam tersi yönden uçmaya çalışıyormuş. Bu yüzden iniş yaparken çoğunlukla dengelerini kaybederek takla atarlar. Bu özelliğine teşbih yapılarak bu isim verilmiştir.” (Alıntıdır)
İnternette Angut kuşunun hikayesi diye aratırsanız yukarıdaki alıntının benzer birçok versiyonuna rastlayabilirsiniz. Tüm bunlar mantıksız evet, ama aşk için yaratılmış bir hayvan bu, mantıksız ve asi olmalı zaten.
Kimse bana ‘Niye aşk mantıksız olmak zorunda ki?’ gibi cümlelerle gelmesin. Aşk bu, anlaşmakla hesapla kitapla ilgisi olmaz. Aşkın sebebi yoktur, öylece kapılıp gidersin karşındakine.
Angutun yaptığı gibi ölürken eşin, kendinin de öleceğini bile bile durursun yanında kimseler umurunda olmadan… O yüzden aşkla mantık karşı karşıyadır, omuz omuza olamaz.
Kendine âşık insanlığın içinde bulunduğu bu dönemde, “böyle sevmeye kalkmak” kesinlikle büyük bir angutluk olsa gerek. Kendini seven, eksiğiyle gediğiyle kabullenen, yeri geldiğinde bağrına basabilen fakat lafını sözünü de ondan asla esirgemeyen insan, ne kadar baldan tatlı ise, kendine hayran hatta âşık insan da bir o kadar sevimsiz.
Kendimizi tanımaya, anlamaya, kabullenmeye, barışmaya, sevmeye çalışmamızda hiçbir sorun yok. Ama bence aşk, bizden başka herkes ve her şey için. Zaten bu evren sevgiyle, sevgi için yaratılmadı mı?
Aşkla yaşamak, aşkla çalışmak, aşkla yazmak, aşkla denemek ve aşkla yanılmak, hepsi kabul. Kendinin diğerlerinden farklı olmadığını, diğerleri diye bir şey olmadığını, kendilik diye bir şeyin ise hiç olmadığını içselleştirebilir miyiz, mekanizmamız buna uygun mu, bilmiyorum? Ama o güne dek, dilerim kendine âşık olmuş herkes yârine kavuşsun. Ve ömrünün bir deminde her ölümlü, cesareti izin verdiğince aşktan payını alsın.
Sevgililer günü vesilesi ile sevdiklerimizi, sevgiyle kucakladığımız bir gün olmasını diliyorum. Sevgiyle…
14.02.2022